Blog

Bazı fotoğrafçıların kaçırdığı önemli bir nokta fotoğraflar ile bir hikaye anlatmaktır.  Bu durum oldukça dikkat edilmesi gereken bir şeydir. Bazı portre fotoğrafları hikaye anlatmadığında tüm etkisini kaybediyor. En beğendiğiniz ve aklınızda kalan fotoğrafları yeniden inceleyin ve onların nasıl hikayeler anlattığını keşfedin.

Asıl soru, hikayeyi anlatan fotoğrafları nasıl oluşturuyoruz?

Bu sorunun cevabı oldukça basit ve açıktır. Hadi birlikte iyi bir hikaye nasıl anlatılıyor inceleyelim.

Doğal Anları Yakalayabilmek

Önce şunu söylememe izin verin: Bu kurgulanmış portre fotoğraflarına karşı bir eylem değildir. Hatta yukarıdaki fotoğraf kurgulanmış bir karedir. Kasıtlı olarak çekilen bir portre, güzel ve anlamlı olabilir. Aşağıda öğreneceğimiz gibi, bunları daha etkili ve orijinal yapmanın yolları vardır.

Bununla birlikte, organik olan ve gerçekten habersizce çekmiş olduğumuz fotoğraflar çoğu zaman hikaye bakımından en iyi sonuçları verecektir. Bunu en güzel şekilde test etmenin yolu çevrenizdeki insanları, ailenizi ve yakınlarınızı fotoğraflamak olabilir.

Bir kamera karşısına geçtiğinizde doğal reaksiyonlar veremeyebilirsiniz. Aynı şekilde fotoğraf çekerken de insanları yönlendirmek, duruşlarını ve bakışlarını ayarlamalarını söylemek her zaman kolay değildir. Bu sebeple en güzel hikayeler doğal olanlardır. Doğallığı taklit edebilmeniz çok önemlidir. İyi bir gözlemci olarak fotoğrafçı daha öncesinde tecrübe ettiği anları hatırlayarak bunlara benzer anlar oluşturabilir.

Küçük Yapıda Bir Lens Tercih Edin

Kameranızda 300 mm’lik bir telefoto lensiniz varsa, konuşmak için kalabalığa karışmanız zor olacak. Büyük ekipmanlar genel olarak insanların çekimser olmasını sağlar. Kimsenin gözünü korkutmamak gerekir.  Bunun yerine 35mm veya 50mm objektif gibi bir şeyi tercih edin. Küçük, kompakt ve hafiftirler ve bu doğal anları yakalarken biraz daha gizli kalmanıza izin verirler.

Aynı şekilde sakin ve bu anlara çok müdahale etmemeye çalışıyorsanız flaş kullanmaktan da uzak durmalısınız.

Etkileşimleri Kaçırmayın

Organik bir anı yakalamanın en iyi yollarından biri, iki insan arasındaki etkileşime odaklanmaktır. Bunu yapmak, insanlar arasındaki ilişkiyi vurgulama şansı verir.

İlginç olan şey, bu etkileşimleri yakalayabilmek için önceden bilgi sahibi olmanıza gerek olmadığıdır. Yani o an içerisinde gelişen herhangi bir olay etkileşim sayılabilir. Örneğin arka plandaki sohbet eden insanlar, bir metro istasyonunda bekleyen ve birbirleriyle konuşan, saatine bakan insanlar hepsi birer etkileşim halindedir.

Yukarıdaki fotoğrafta gördüğümüz gibi kişilerin evcil hayvanları ile olan iletişimi de onların en mutlu olduğu ve duygularını yansıttığı zamanları fotoğraflamanıza yardımcı olabilir.

Hareketleri Es Geçmeyelim

İnsanların birbiriyle olan etkileşimi kadar önemli bir başka konuda tek başına olduklarında dahi devam eden aksiyonlarını fotoğraflayabilmektir. Örneğin mutfak kurabiye yapan birisi, dans eden bir çift veya herhangi bir eylemde bulunan kişiyi fotoğraflarsanız hareketin verdiği etki ile hikaye anlatmanız kolaylaşır. Hareketi anlatan kareler insanların kameraya bakmasından çok daha iyidir.

Size İlham Veren Şeyleri Fotoğraflayın

Bazı zamanlar ve koşullar bizi duygulandırır, mutlu eder veya ilham verir. Kendimden örnek vermem gerekirse yağmurlu havaların ardından açan güneşi ne zaman görsem bir şeyler yaratma isteği ile dolarım veya küçük yeğenim Derin ile oynarken aynı şekilde bana ilham veren bir çok duygu ve düşünceye kapılırım.

Buna benzer anlarda fotoğraf makineniz size iyi bir dost olabilir. Nelerden keyif aldığınızı ve size neyin ilham verdiğini düşünün. Bu sürekli değişkenlik gösteren şeyler mutlaka fotoğraflarda işe yarayacaktır.

Yalnızca çevrenizde gördüğünüz olaylar değil, belki de size ilham veren bir kişi veya bir ilişki olabilir. Durum buysa, o kişiyi fotoğraflayın. Bu anlamlı bağlantıyı göstermek için kendinizi çekime dahil edebilirsiniz.

Belki de kendiniz hakkında düşündüğünüz özel bir yer vardır. Benim sık sık kafa dinlemeye gittiğim bir kaç özel mekanım var.   Eğer öyleyse, bir arkadaşınızı veya iki arkadaşınızı tutun, o yere gidin ve yerin enerjisini kullanarak sizi yönlendirecek hareketli portreler oluşturmak için neler yapabileceğinizi görün.

Müzik, birçok insan için duygularıyla bağlantı kurduğu bir araçtır. İhtiyacınız olursa, ilhamınızı bulmak için bazı melodileri dinleyin (sonra çekim esnasında playlistinizi dinlemeye devam edin!).

Hatta bir rengi, en sevdiğiniz anıyı, bir filmin bir sahnesini taklit edebilirsiniz bu sizi duygu aktarımı konusunda geliştirir. İlham aldığınız şeyleri çekmek hikaye anlatmanın temel taşlarından biridir.

Modelinizden Yardım Alın

Evet, biliyorum.

Yazının başlarında küçük bir objektif ile gizli kalmaya çalışın demiştim fakat bazı durumlarda bütün yükü kendiniz üstlenmesenizde olur.

Bazen modeli kendi anılarınıza ve ilham kaynaklarınıza göre yönlendirebilirsiniz. Tabi doğallıktan uzaklaşmamak şartı ile.

Örneğin, olumsuz bir ruh hali gibi şeyler için çekime gidiyorsanız, belki de modelinizin savunmasızlığı belirtmek için yüzünün bir bölümünü gizleyebilirsiniz.

Bakış Açınızı Değiştirin

Özellikle portre çekimlerinde bakış açısı hikaye anlatımı konusunda çok etkilidir. Mesela yukarıdaki fotoğrafta modelin kendinden emin ve güçlü bir duruşu var. Bu hissiyata kapılmamız için fotoğrafçı özellikle biraz aşağıdan yukarıya doğru bir perspektif ile fotoğrafı çekmiş.

Tam tersi yukarıdan aşağıya doğru bir bakış açısı tamamen farklı bir hikayeyi anlatan bir portre oluşturmanıza yardımcı olabilir – küçük ve savunmasız biri.

Çekim yaparken farklı bakış açılarını deneyin, duruma göre yere yatmaktan çekinmeyin.

Mekanı ve Konumu Düşünün

Fotoğraflarınızla bir hikaye anlatmak istediğinizde, yalnızca fotoğraf çektiğiniz kişiden, yaptıklarından ve çektiğiniz perspektiften çok daha fazlasını düşünmelisiniz. Ayrıca, hikayeyi değiştirebilecek ölçüde önemli olan mekanları da düşünmelisiniz.

Sıcak ve davetkar bir hikaye anlatmak isterseniz, güneş batarken (altın saatler) sıcak ve çekici ışığı kullanmak en iyi seçeneklerden biridir. İzleyicilere yalnız veya umutsuz olma hissi veren bir hikaye anlatmak isterseniz, karanlık, kasvetli ve soğuk bir yer seçin.

İyi bir hikaye anlatmak için fotoğrafı çektiğiniz yeri, zamanı ve hatta modelin kıyafetlerine kadar bir çok şeyi kontrol altında tutmalısınız.

 Güçlü bir hikaye anlatmak için önceden çalışın ve iyi iletişim kurun. Modelinize doğru direktifleri vererek almak istediğiniz şeyi alın. Tabi önce nasıl bir sonuçla eve döneceğinizi iyi bilmelisiniz.